460 okul...

Ergün Özkan

07-02-2024 13:34

Her ne hikmetse seçim havası oluşmadı, birçok etken rol oynuyor olmalı. En temel problem yurttaşın geçim derdi.

Günü nasıl geçireceğinin bin bir hesabını yapar durumda, değme sihirbazlara taş çıkarır durumda.

Ekonominin genel gidişatını tarif eden bize özgü iktisadi bir hesaplama var, malum üzere çok bilindik bir hesaplama; üç çocukla bir aile ve çay simit hesabı.

Asgari ücretli yurttaşın geçinebilmesini tarif eder.

“Bu kardeşinizin her zaman bir hesabı var. Bir bardak çay kaç para? Simit kaç para? Üç tane çocuğunuz, hatun dört, siz beş. Bakın çay ve simidin dışında başka bir şey yemeyeceksiniz. Ay 30gün. Ne yapar? Evin kirasını kim ödeyecek? Elektrik, su parasını kim ödeyecek? Çoluk çocuğun okul masrafını kim karşılayacak?”

İktisat literatürüne giren bize özgü hesaplama yöntemi...

Çok zor günler yaşanmakta, sanırım yakın tarihimizde böylesi bir dönem yaşanmadı, ambargoya maruz kaldığımız dönemler de dahil.

Onun içindir ki yurttaşın öncelikli sorunu geçinmek, seçimle meşgul olacak durumda değil.

6 Şubat 2023 unutulmasın, gölgede kalmasın, yaşanılan acılar bir an olsun aklımızdan çıkmasın ve ne durumdayız diye kısa bir çevre kontrolü yaptım. Vardığım sonuç yukarıda anlatmaya çalıştığım şekilde seyrediyor.

Yurttaşın seçim havası yok, pekte ilgileneceğe benzemiyor.

Ancak bir ikaz var ki ezberleri bozacak ve yıllara varan ihmali göz önüne sürecek türden.

Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası 34. Meslek Komitesi ve Meclis Başkan Yardımcısı Murat Ekşi şehirdeki hasarlı binalara dikkat çekti.

Ekşi, “Daha önce Müteahhitler Birliği, SATSO ve Üniversitenin yaptığı bir çalışmada acil yıkılma tehlikesinde 7 bin bina olduğu tespit edildi. Sakarya’nın büyük bir ilçesi kadar nüfus bu binalarda yaşıyor ve depremde hayatlarını kaybetme riski yüksek.

Bu bahsettiğimiz 7 bin bina bizlere utanç verici bir tablo getirecektir. Tablo çok kötü. Sakarya’da çok fazla çıkmaz sokak olan mahalle var. Kentsel dönüşümle ilgili ekonomik sıkışıklığı aşabilmemizin bir yolu ada bazında kentsel dönüşümdür.” Diyerek içinde bulunduğumuz durumu özetlemiş.

Yüzyılın felaketi olarak tarihe geçen Kahramanmaraş merkezli depremin birinci yıl dönümünde tam 11 il için yeniden tek yürek aynı korku, acı ve kaygıyı yaşamaktayız.

Depremlerin etkisinin en şiddetli görüldüğü şehirler başta olmak üzere ülkenin dört bir yanında anma törenleri düzenleniyor.

“Toprak titrediğinde yüreklerimizdeki sevgi ve dayanışma da titredi. Bugün, birbirimize kenetlenerek, sevdiklerimizi anacağız.”

“UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ”

Murat Ekşi’nin hatırlatması ise oldukça vahim. Depremin üzerinde geçen 25 yıla karşın biz neleri konuşur durumdayız ve henüz çözüm adına onca geçen yıllara rağmen en ufak adım atılmış durumda değil.

Son derece çarpıcı bir tespitte bulunulmuş.

Yurttaşın seçim ilgisi ve telaşı yok, anlaşıldı. Ancak siyasetçinin de deprem kaygısı yok anlaşılan, bu sözü geçmiş dönemler için söylemek abartıda olmaz, haksızlıkta yapmış olmayız.

Yeni döneme ilişkin henüz bir söz söylemek için erken olabilir, adayların seçim bildirgelerini inceleyeceğiz.

Geçtiğimiz günlerde Zafer Partisi Büyükşehir adayı Dr. Cihan Kolip, bir tespitte bulunmuştu, “Jeoloji Mühendisleri Odasının yapmış olduğu bilimsel araştırma raporuna göre, 6.5 ve daha büyük yıkıcı depremlerin yaşanabileceği alanlarda bulunan 4 bin 159 okulun 460’ı ise Sakarya’da bulunmaktadır. Mesai saatlerinde deprem olması durumunda yaşanacakların sorumlusunu kader olarak açıklayacak zihniyete Sakarya’mızı teslim etmeyelim.”

Her iki tespit de gösteriyor ki ağır ihmaller yaşanmış.

Bundan sonrasının en önemli görev ve ödevi, DEPREM!

Yerel seçimin belki de tek gündemi olmalı…

DİĞER YAZILARI "Mesele Sapanca" ve Arda Şahin 01-01-1970 03:00 Farklı bir dönem bekliyor! 01-01-1970 03:00 Sakarya'da hiçbir şey eskisi gibi olmayacak 01-01-1970 03:00 Hendek üzerine son değerlendirme 01-01-1970 03:00 Yerel Seçim Arası 01-01-1970 03:00 Birkaç seçim çevresinde heyecan 01-01-1970 03:00 Söğütlü seçimin sürprizi... 01-01-1970 03:00 Erdoğan ve miting alanı 01-01-1970 03:00 Sakarya’ ya dair seçim değerlendirmesi… 01-01-1970 03:00 Serdivan ve adaylık... 01-01-1970 03:00 Çağdaş Türk kadını ve sosyal belediyecilik 01-01-1970 03:00 Bu kış zor geçecek 01-01-1970 03:00 Sandıktan çıkan sonucu kim biliyor? 01-01-1970 03:00 Zorlu seçim 01-01-1970 03:00 Sanılanın aksine sonuç 01-01-1970 03:00 Sakarya seçimlerine hızlı bir bakış 01-01-1970 03:00 Sayılı günler kaldı... 01-01-1970 03:00 Sakarya hak ettiğini alır 01-01-1970 03:00 Hızlı bir değerlendirme 01-01-1970 03:00 Üç ihtimalli sonuç ? 01-01-1970 03:00 Yerel örgütlerin belirleyici gücü 01-01-1970 03:00 TÜRASAŞ ve "Sarı öküz" hikâyesi 01-01-1970 03:00 Gören olursa ne yapılmaması gerektiğini bilir! 01-01-1970 03:00 Kaybedilecek vaktimiz yok. 01-01-1970 03:00 Geçmiş olsun Türkiye'm 01-01-1970 03:00 ‘’Selamsız Bandosu’’ törenleri 01-01-1970 03:00 Sapanca Gölü, iki farklı değerlendirme... 01-01-1970 03:00 Sorumlu kim? 01-01-1970 03:00 Devasa işlere imza atmak 01-01-1970 03:00 Modası geçmeyen taahhüt 01-01-1970 03:00 Sakaryaspor kimlik ve itiraz ediş biçimidir 01-01-1970 03:00 Özelleştirmenin sonu 01-01-1970 03:00 Hep Sakarya akla geliyor… 01-01-1970 03:00 Diş Hekimliği Fakültesi 01-01-1970 03:00