Kent Meydanı (Demokrasi Meydanı) eleştirisi bitmek bilmiyor. Son günlerde alanın otopark olarak kullanıldığı yönünde haberler yapılmakta.
Sorun yalnız otopark olarak kullanılmasında değil, meydan düzenlemesinden itibaren bu hususta tartışmalar devam etmekte.
Yenilenmiş hali ve bedeli hep tartışma konusu olmuştur.
Hele ki Atatürk köşesi, seçildiği alan ilk andan itibaren tartışma konusu olmuş, CHP başta olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu itiraz etmişti.
CHP ve ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği) basın toplantısı marifeti ile rahatsızlıklarını dile getirmiş ve konuyu kamuoyu gündemine taşımışlardı.
Geçen süre içerisinde tüm itirazlara kulak tıkanmış, duymazdan gelinmişti.
Yeni dönem aynı itirazlar artarak devam etti, bu kez Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, kayıtsız kalamadı konuya dair bir açıklama yaptı.
Alemdar, “ Uzun yıllardır yeri ve yenilenmesi ile ilgili taleplerin dile getirildiği Demokrasi Meydanı’nda bulunan Gazi Mustafa Kemal Atatürk heykelini hemşerilerimizin oylarıyla yeniliyoruz. Alanında uzman sanatçılar tarafından hazırlanan üç tasarımı hemşerilerimizin oylarına sunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şanlı mirasını onurlandıracak bu eser, Sakarya’nın kalbinde yer alacak. Gelin hep birlikte karar verelim. Son oy verme tarihi: 1 Ekim 2024” diye açıklamalarda bulunmuştu.
Son gelinen aşama nedir bilemiyorum, üzerinden geçen süreye karşın henüz bir çalışma yapılmadığı, buna bağlı olarak da oylama nasıl neticelendi, seçenekler içerisinde hangisinde karar kılındı bilemiyorum.
Sorunun görünmüş olması kuşkusuz güzel, meydanın düzensizliği ve özellikle Atatürk köşesinin özensizliğine ilişkin tespitler son derece doğru, yanlış olan ise bunca geçen yıllara karşın düzenlemenin yapılmamış olması…
Meydanın kör noktası diye tanımlanan bölgede yer alması ve reklam tabelalarından oluşan arka fon yeterince utanç görüntüsü.
Umarım en kısa sürede özensizliğin ve yanlışın önüne geçilir ve gerekli olan düzenlemeler yapılmış olur. Sakarya’nın kalbindeki çirkinlik ortadan kalkar, ATA’mıza olan saygı ve sadakat, tarihe karşı olan sorumluluğumuz yerine getirilmiş olur.
Gelelim haber konusuna; bitmek bilmeyen şikayetler ve buna bağlı olarak kullanılmaya devam edilen doğal otopark manzaraları. Meydanın altı kapalı otopark, üstü de açık otopark olarak kullanılmakta. Tek fark ise; meydan altında ki otopark ücretli, üstü bedava!!
Benzeri durum Atatürk Bulvarı’nda da yaşanmakta, sivil araç parkları var. Görevli mi yoksa rastgele park mı yapılmakta, bilinmiyor.
Özellikle Kent Meydanı'ndaki araç parkları zemin karolarının kırılmasına sebebiyet vermiş, yenilenmiş halinden eser kalmamış. Yazık harcanan bütçelere ve yaşanılan zaman kaybına. Yaşanılanlar en hafif haliyle mille servet kaybı…
Bir diğer husus var ki işgal edilmiş alanlar yalnızca araçlar tarafından kullanılmamakta, satış ofisleri sökülmeyi bekleyen Kabak Evi, Bal Evi türünden yapılar.
Kent Meydanı ve Gar Meydanı anlamsız yapılarla işgal altında, görüntü kirliliği…
Şehrin merkezine, kalbi diye tanımlanan alanda ki bu görüntü son derece çağ dışı ve üçüncü sınıf Dünya Ülkesi görüntüleri.
Meydanlar şehirlerin simgesidir ve yirmi dört saat yaşarlar, günün her saati dinamik ve hareketlidir. Kentler meydanları ile anılır!
Çok alışık olduğumuz ifade ile anlatımı sonlandıralım, “Ucube” görüntüleri ortadan kaldıralım, meydanlar sahiplerinin olsun…
